Şiirler dergilerde başka kitapta başka mı
Bir şair yıllarca (ya da bir yıl boyunca) şiirlerini yayımlar, oturup da bir kimse, tek satır da olsa söz etmez o şiirden, şiirlerden. Ne zaman ki şair, dergilerde tek tek yayımladığı şiirlerini bir araya getirir, kitaplaştırır, kıyamet kopar: Şöyle önemli, böyle önemli. Şaşırıp kalıyorum bu tür değerlendirme yazıları karşısında. Şiirler, dergilerde yayımlandığı zaman başka, kitapta başka şiirler mi oluyor, anlamadım. Sina Akyol yıllardır dergilerde yayımladığı şiirlerini kitaplaştırdı. Şimdi bu kitaplar üzerine kopartılan fırtınayı anlayamıyorum. O şiirler dergilerde yayımlandığı zaman daha mı az önemliydi. Şiirler daha dergilerde yayımlanırken bu tür yazılar çıksa, daha dürüst, daha samimi bir yaklaşım olur kanısındayım.
Sevgili Haydar Ergülen’in İtina ile Şiir Okunur yazıları bu anlamda ilkti ve önemliydi.
Çıkardığı kitabı hakkında edebiyat çevresinden beklemediği şekilde meth ü sena duyarak kendinden geçen şair dostlara meramimi Orhan Selim’den (Nâzım Hikmet) aktaracağım o küçük fıkra daha iyi anlatacaktır:
“Büyük Savaş’tan önce Alman sosyalistlerinden ama sahici sosyalistlerden birisi bir kitap çıkarmış. Alman sosyalisti kitabını çıkarır çıkarmaz, başlamış irili ufaklı bütün burjuva ve küçük burjuva matbuatında bir medih, bir bravo, bir aferin vaveylası. Sosyalist bu meth ü sena karşısında afallamış bir. Almış sakalını ele, başlamış düşünmeye. Ve kendi kendine demiş ki: ‘Bu kitabı böyle beğenişlerine bakılırsa ben mutlaka bir hata işledim, bir yanlışlık yaptım.’
Kitabı bir daha gözden geçirmiş. Ve hakikaten yanlış bir halt karıştırdığını anlamış. Kitabı toplatmış piyasadan. Hatasını düzeltmiş ve yeniden çıkarmış. Bu sefer eski meth ü senayı yapanlar küfürü, kalayı basmışlar.
Ve bu küfür yağmuru altında neşesini bulan üstat: ‘İşte şimdi hatasız bir eser yazdığımı anlıyorum’ demiş…”
Ağustos 1997